İnflamasyon; hastalıklara ve enfeksiyonlara karşı korunma için vücut tarafından geliştirilen bir çeşit savunma mekanizmasıdır. İnflamasyon, bağışıklık sürecinin doğal bir parçası olmasına rağmen kalp hastalığı ve kanser ya da diyabet gibi sağlık sorunlarının görülme riskini arttırabilmektedir. Anti-inflamatuar ise iltihabi reaksiyonu önleyici anlamındadır.
İltihap, fiziksel , kimyasal yada biyolojik saldırılarla karşı dokuyu koruyan anlamına gelmektedir. Bağışıklık sistemini güçlendirici vitaminleri tüketmek yani Anti-inflamatuar beslenmeyi sağlamak ise hastalıkları önlemek konusunda vücudumuzu destekler. Anti-inflamatuar beslenmek için B12 ve C vitamini içeren besinlerin tüketilmesi tavsiye ediliyor.
B12; ruh halimize, enerji seviyemize, hafıza , cilt, kalp ve sindirim sistemi için gerekli bir vitamin olup bağışıklığın güçlenmesi için son derece önemlidir. En çok et, süt, peynir, yumurta ve balık gibi gıdalarda bulunmaktadır.
Diğer bir savaşcı olan C vitamini ise vücudumuzun kan damarları, kıkırdakları, kasları ve kemiklerde bulunan kollajen proteini oluşturmak için ihtiyaç duyduğu bir vitamindir. C vitamininin en etkili şekilde alınacağı gıdalar ise aşağıdaki gibidir:
Zerdeçal: İçeriğindeki kurkumin sayesinde antioksidan ve Anti-inflamatuar özelliği taşır. Zerdeçalın emilimini ise karabiber ve zeytinyağı dengeler.
Zencefil: Mide ağrıları, bulantı, ishal şikayetlerine iyi geldiği, immun sisteminizi desteklediği bilinmektedir. Her gün, 1 çay kaşığı tüketilmesi önerilmektedir.
Sarımsak: Allicin adı verilen maddeyi içermesi nedeniyle bağışıklığı arttırır. Bolca tüketilmesi mevsim geçişlerinde ve soğuk havalarda bizleri soğuk alınlığı riskine karşı korur.
Güçlü antioksidanlar olarak bilinen A ve E vitaminleri, bağışıklığınızı güçlendirmek için çok iyi birer savaşcıdır. Yaşlanmayı geciktirme özelliğinin yanında cilt ve göz sağlığı için A vitamini destekleyici gıdalar tüketilmesi öneriliyor. Karaciğer, balık yağı, süt, havuç, kayısı, şeftali ve koyu yeşil yapraklı sebzelerde bolca bulunan bu A vitamini deposu yiyecekleri mevsimine uygun tüketmeliyiz.
E vitamininin ise insan vücudunda pek çok önemli görevi vardır. Birçok organın düzgün şekilde çalışabilmesi için yeterli E vitamin gereklidir. Özellikle hormonal sistem için uyaran olan bu vitamin, jinekolojik ve ürolojik hastalıkların önlenmesi ve üreme yeteneğinin arttırılması açısından yeterli miktarda tüketilmelidir. Damar tıkanıklığı, kansızlık oluşumunun engellemesini sağladığı gibi aynı zamanda da önemli bir antioksidan olan E vitaminini bitkisel yağlar, fındık, ceviz, badem, ve kurubaklagillerden alabilirsiniz.
A, E ve diğer tüm vitamin ve mineralleri yeterli miktarda alabilmek için tüm besin öğelerinden yararlanılması önemlidir. Süt ve süt grubu besinleri (süt, yoğurt, kefir…vb) günde 2-3 porsiyon, meyve grubundan 2-3 porsiyon, sebze grubundan yine 2-3 porsiyon tüketmek oldukça önemlidir.
A, D, E ve K vitaminleri ise yağda eriyen vitaminlerdir. Bu nedenle takviye olarak alımı doktor önerisi olmadan tehlikeli olabilmektedir. Yağdan eriyen vitaminlerin fazlası vücutta depo edilerek toksit etkiye neden olabilir.
Daha Detaylı bilgi için diyetisyenimizden bilgi alabilirisniz.